Beşiktaş Transfer Yapar mı, Yapmalı mı?

Pratikte zaten başlamış olan ara transfer dönemi 5 Ocak 2012 günü resmen başladı. 1 Şubat 2012 Çarşamba günü mesai saati bitiminde sona erecek. Mesai saati bitimi diyorum çünkü son saniye transferlerine daha önce birçok kez şahit olduk. Anadolu kulüpleri transfere yine çok hızlı girerken, 4 büyüklerden Trabzonspor dışında pek ses yok. Ligin ilk yarısını lider bitiren Galatasaray'da, Karabük'e kiralanan Mehmet Batdal geri döndü. Reyes ismi çok sık geçti ama Reyes'in Sevilla ile anlaşması daha fazla Reyes ismi duymaktan futbolseverleri kurtardı. Gına gelmişti artık. Yabancı sol açık arayışları vardı ama Emre Çolak'ın son haftalardaki performansı bu arayışları sona erdirebilir. Elde Riera da varken ermeli de bence. Fenerbahçe altyapısından yetişen ve zaten hiç göndermemesinin gerektiği Özgür Çek ile anlaştı. Sol beke iyi bir alternatif olacaktır Özgür. Mevcut kadroda Caner vardı ama Caner'in bek performansının çok da iç açıcı olmadığını söylemek lazım. Alper Potuk transferi ise arap saçı. Bugün netliğe kavuşması bekleniyor. Trabzonspor sessiz sedasız Olcan Adın'ı renklerine bağladı. Bence alabileceği en iyi yerlilerden birini çok da fazla ödemeden almış oldu. Jebrin maliyetine bakıldığı zaman ya tutarsa diye yapılmış bir transfer olduğu açık. Oyuncuda yetenek var ama gelişime ne kadar açık bunu zaman gösterecek.

Gelelim Beşiktaş'a; transfer dönemini en sakin geçiren takım Beşiktaş heralde. Dedikodu bile yok nerdeyse. Genç Onur Bayramoğlu Gençlerbirliği ile sözleşme imzalayabilsin diye bedelsiz bırakıldı. Onur başka bir takıma imza atarsa 1M € tazminat ödemek zorunda kalıcak kulübe. En azından resmi açıklama böyle. Onur giderken gelen birisi olmadığı gibi konuşulan bir isim de yok. Olması da gerekmiyor bence. Zira kadro çok kaliteli değil ama bence birbirini çok iyi tamamlayan parçalardan oluşuyor. Sırf transfer yapmış olmak için, diğer kulüplerin altında kalmamak için (anlayışa gel) oyucu almaya gerek yok. O çokça bahsedilen "Takım İçi Denge"leri bozmaya gerek yok. Gayet dengeli bir kadromuz var. Buna en iyi örnek bir dünya starı olan Guti'nin ayrılmasından sonra hem bireysel hem de takım performansının gözle görülür bir şekilde artmış olması. Mevki mevki bakmak istiyorum olaya, çünkü bu uzun maratonda, hatta play-off ile daha da uzayan bu upuzun maratonda takımların her mevkide en az 3 oyuncusu olması lazım. Sakatlıklardan çok çeken Beşiktaşımız bu eksiği çok yaşadı. 6 tane sağ açığımız varken doğru dürüst ortasaha oyuncumuzun olmadığı yılları hatırlıyorum. Kadro kurarken toplam oyuncu sayısından ziyade bu açıdan bakmak lazım olaya. Neyse fazla uzatmadan başlayalım:

Kalecilerimizin maşallahı var zaten. Yılların tecrübesi Rüştü ve genç yetenk Cenk. Dönüşümlü olarak kaleyi koruyorlar. 38 yaşına gelen Rüştü takım arkadaşları için iyi bir rol model. Tahminim önümüzdeki sezon bırakır. Bu yüzden Cenk'e artık bu takımın 1. kalecisi sensin izlenimi verilmeli. Şu an kim 1. kaleci net değil. Cenk yeteneği , gençliğine rağmen sakinliği, soğukkanlılığı ve karakteriyle bunu hakediyor.

Hilbert-Sivok-Egemen-İsmail istikrarı yakalayan dörtlümüzdü. Hilbert'in sakatlanması sonrası sağ bekte İbrahim Toraman ve Ekrem Dağ'ı kullanma şansımız var. İbrahim Toraman'ın savunma özelliğine diyecek bişeyim yok ama beklerin hücüma verdiği katkının çok önemli olduğu modern futbolda Toraman'ın verebilecekleri yeterli değil. Ekrem ise tam tersi, savunma yönünde takıma sıkıntı yaşatabilir. Sol beki İsmail götürüyor, yokluğunda Egemen bek oynamıştı. Şimdiye kadar şans bulamasa da Tanhu Kayhan da bu işi yapabilir. Stoperlere gelirsek sıkıntı yok diyebilirim. Sivok, Egemen, Sidnei, Toraman, Atınç ve inş düzeldiği zaman Ersan bu takım için yeterli.

Ortasahada ise yetenekleri tartışılmaz Quaresma, Simao ve Fernandes ile defansif ortasahalarımız Necip, Ernst ve Aurelio hatta Veli var. Pek şans bulamayan Burak Kaplan'ın yetenekli olduğunu hepimiz biliyoruz. Muhammed'i her Beşiktaşlı bu takımda daha çok görmek istiyor. Julio Alves ise şimdilik kapalı kutu.

Beşiktaşın Guizası olma yolunda hızla ilerleyen Almeida ile aksine parıldayan bir Pektemek var. Sezona çok iyi başlamasına rağmen sakatlıktan sonra pek toparlayamadı Almeida. Bu süreçte Pektemek daha çok şans bulmalı bence. Edu zaten kiralık, maksimumunu almaya çalışıyoruz, seneye olmayacaktır. Holosko bela, onla da olmuyor, onsuz da. Mehmet Akyüz şans bulamadı ama bunda kendi hatası da var bence zira herkese şans veren Carvalhal haketseydi ona da şans verirdi diye düşünüyorum.